28 Ekim 2011 Cuma

AĞIR ŞARTLARLA KARŞILAŞMA ZORUNLULUĞU

“Memleketiniz, bugün içinde bulunduğu şartların çok daha ağırlarıyla karşılaşacaktır. Buna müstahaktır. İki bakımdan müstahaktır: Birincisi, kendilerine, yani size, Ruhi Mekanizma’nın sunmuş olduğu, vermiş olduğu pek çok değişik imkânlar, çokluk heba edilmiş, kısmen de batıl hâle getirilmiştir. Yani otomatizmayı, idraksizliği ve rüyetsizliği benimsemiş, şartlı olarak yaşamayı kabul etmişsinizdir. Bu itibarla, sizin, içinde bulunduğunuz seviyenin üzerinde bir plâna intikal etmeniz için, bütün ağırlıklarınızın terki, bütün karanlık şuurunuzun aydınlığa kavuşması, küflenmiş ve köhne hâle gelmiş bilgi ve düşüncelerinizin tadili ve nihayet bir türlü kullanmak imkânını bulamadığınız vicdan ölçülerinizin ortaya çıkması zaruri olmuştur. Bu zaruret, memleketinizin bu devre içerisinde oynayacağı rol ile alâkalıdır. Görülüyor ki, hem oynayacağı rol bakımından, hem de fertlerinizin teker teker otomatik yaşayışları bakımından, her iki bakımdan da ağır şartlara, sert imtihanlara ihtiyacınız vardır.”
                                        Sadıklar Planı-Celse 135, 23.10.1970