(23 Ekim 2011 Pazar sabahı)
11 Kasım 2011, Bakırköy
Soru- Evrensel insanlar hep yalnızlığa mahkum mudur?
İ.K.- Mahkum değildir fakat kozmik bir gerçeği idrak ettiklerinden kendilerini yalnız hissederler.
Mesela vizyon olan bu realite ortamında aslında senden başka varlık yoktur ve hatta sen dahi bir hologramdan ibaretsin.
Senin şu anda algılamakta olduğun ortam ve varlıklar sadece seni oluşturmakta olan her şeyin yansımasından ibarettir.
Bunların tümünün gerçekmiş gibi algılanmasını sağlayan da beynimizin bir fonksiyonu olan ZİHNİMİZdir.
Soru- Peki o zaman şu an yaptıklarım da bir hayaldir demek ki, gerçeklik yok, konuşmamız bile. Etrafımdaki herşey buna bakılırsa bir yansıma.
İ.K.- Evet aynen doğru. Bunların tümünü gerçekmiş gibi görmemizi sağlayan da beynimizin bir fonksiyonu olan ZİHNİMİZdir
Soru- Ama bunları yazmamız bile gerçek gibi geliyor, öylesine gerçekci duruyor ki. Peki, gerçek dediğimiz şeye nasıl döncez?
İ.K.- Evet bu yazdıklarımız gerçektir. Kozmik yapı da bir gerçektir fakat bir noktada doğan sen, yaratmayı öğrenebilmek için bir manyetik alan oluşturdun ve içine de kendini oluşturan tüm kozmik yapıyı ve tüm varlıkları yansıtarak vizyon yaşamını başlattın.
Bu manyetik alanın tamamen boş olduğunu algılayana kadar düşünce ve yaratma antrenmanına devam edersin. Manyetik alanın boş olduğunu idrak edince yine denen gerçek yaşama döneriz. Yani düşünce okumuz gerçek yaşamdaki öz bilinç seviyesini yakaladığı zaman gerçek yaşama dönmeye hak kazanırız.
Soru- Manyetik yapı (alan) dediğimiz şey nedir?
İ.K.- Mesela boyut dediğimiz mekan, ama bu mekanda da tüm boyutlar ve tüm varlıklar var, dünya dışı varlıklar da dahil.
Soru- Mesala gerçek olmadığını idrak ettim… Nasıl gerçekliğin farkına varacağım?
İ.K.- Düşün, düşündüğünü yoğun olarak düşündükçe oma enerji vermiş olursun ve o düşünceyi duygu haline getirirsin. Duygular da ortam varlık ve olay olarak karşına çıkar. (Düşünce Antimaddedir, Onu Maddeye Dönüştürürsün)
Düşüncen nötr olunca ve tüm ortamı ve varlıkları da sadece sen olarak gördüğün zaman yaşamakta olduğun bu ortamın ve varlıkların vizyon olduğunu anlarsın ve yavaş yavaş bu mekan senin için boşalmış olur. Boşalmasa bile her şey için sadece seyirci olabilirsen ve dünyasal hiçbir kümeden olmayabilirsen, yani sadece dünyalı olabilirsen ve gelene geldiği için ve gidene de gittiği için izin verebilirsen, gerçekliğin farkına varırsın.
Soru- Mekanın boşalmış olması ne anlamda?
İ.K.- Önce varlıkları ayrı ayrı farklı varlıklar olarak görürsün.
Sonra her düşündüğünün olduğunu yani her düşündüğünü kendinin yarattığını fark edersin,
En sonunda da bilinçli olarak düşünerek yaratırsın.
Bu yaratma, düşünce ile başladığına göre de önce hen negatif ve hem de pozitif düşünürsün.
Sonraları sadece pozitif düşünmeyi öğrenirsin
İsmail Keçeci Bilgileri
https://www.facebook.com/ismail.kececi.54?ref=br_rs
https://beyondthepurple.wordpress.com/
Alt sonsuzdan üst sonsuza uzanan sonsuzluğun her noktasındaki varlık, alt sonsuzdan o noktaya kadar olan tüm kozmik yapı ve varlıkların toplamından oluşmaktadır.
Algılamakta olduğun her şey ve herkesin toplamı sensin.
Bu nedenle tüm her şeyi ve herkesi karşılıksız sevmelisin.
Sen Olan Avatar'ın tek başına içinde bulunduğun vizyon manyetik alandaki Dünyada, Sen Olan Avatar'ın yanında, sen olan senin yansımaların olan insanlar var.
Sen Olan Avatar'ın içinde bulunduğun vizyon manyetik alanın her boyutunda sırf senin için 343 tane evrim manyetik alanı var.
Sen Olan Avatar, bu durumun idrakinde olmalısın. Çünkü yansımaların, evrim almakla yükümlü değildir. Evrim Almakla yükümlü olan sadece üst beninin kopyası olan sensin. Yansımaların, her düşüncenden etkilenmektedirler. Ama onlar sadece, senin kendi kendini yetiştirebilmen için sana yardımcıdırlar. Vizyon manyetik alanda 19x343=6517 evrim frekansı var, fakat sen 3. Boyuttan itibaren evrim almaya başladığın için sen, 17x343= 5831 frekanstan sorumlusun.
Vizyon manyetik Alandaki evrim seviyelerinden her biri, farklı birer manyetik alandır ve sen olan Avatar, bu manyetik alanlarda bilinç olarak yükseldikçe, düşünce frekansın da yükselerek değişime uğrar. Her Bir Vizyon Manyetik Alanda Tek Bir Avatar Bulunur. Takdir edersin ki her bir Avatar, tek başına bulunduğu kendi vizyon manyetik alanında, anda bu 5831 evrim veya bilinç seviyesinin sadece birinde mekan tutar.
Her sesin bir rengi ve her rengin de bir sesi vardır. Her bir rengin ve her bir sesin de kendine göre frekansları vardır bu nedenle Avatar'ın sevmekte olduğu renkler ve sesler de Avatar'ın bulunduğu evrim manyetik alanına bağlıdır.
Manyetik alanlar ne daralır ve ne de genişler. Sen Olan Avatar, eğer frekansını, şuur seviyeni, evrimini yükseltirsen bulunduğun evrim manyetik alanın değişir ve devamla bilincini, öz bilinç seviyesine yükseltirsin.
Sen Yansımaların Olan ortamların, varlıkların ve renklerin, seslerin bazılarını sever bazılarını sevmezsen, senin etki alanın o seviyededir. Eğer ki sen tüm ortamı, varlıkları, renkleri ve sesleri sevebilir ve bir olarak görebilirsen, etki alanın da o oranda yükselmiş olur. Yani Hangi büyüklükteki kümeyi sen veya senin olarak kabul edersen o seviyedeki bilinçte olduğun anlaşılır.
"İsmail KEÇECİ Bilgileri"
Tanrı'nın biricik evlatları olan doğadaki Dostlarımız;
Yaratıcı'nın sonsuz gücü sizinle olsun.
Biz insanlar artık sizlere gıpta ile bakıyoruz !
Çünkü Coronavirus etkisiyle,
Yerküre üzerinde hem sizler gibi özgürce hareket edemiyoruz.
Hem de, sizler gibi birbirimizle yakınlaşamıyoruz..
Ölüm korkusu da cabası..!!
(T.Özenç, 1.10.2020)