4 Şubat 2024 Pazar

YALNIZ DEĞİLSİN !



SONSUZ YOLCULUK 1 ' den ;

Ve devran döndüğünde,
ve o gün geldiğinde..
Ve yine o, sendeki "bulamadığın sen”le bize geldiğinde,
diyeceksin ki ;
“Ben kendimi bilememişim.”

Ve sonra peşi sıra tekrar çalkalanacak alemler, 
ve o sonsuzluğa.
Tereddüt olmayan “O MUTLAK YOL”da.

Ve sonra “O NÛR”u görmeye,
“O NÛR”da yaşamaya devam edeceksin fasılalarla.
“O NÛR”un ışığında, “O”na ulaşmak umuduyla...

27.05.1991, Fındıkzade

YOĞUN TESİR ALTINDA TEDAVİ


📌 17 Aralık 2013  saat 12:29 da  ay, DOLUNAY safhasındadır

17 Aralık 2013 Salı.. Gün boyunca fiziksel ve 
ruhsal olarak bir çöküntü yaşıyorum !

18 Aralık 2013 Çarşamba, sabaha karşı 05:00 civarı ;

Çok şiddetli baş ağrısı çekiyorum.
Yarı bilinçli olarak, sırt üstü uzanmış bir halde farklı bir yaşam katında bulunuyorum.

Çevremde  dairesel olarak sıralanmış,  yüksek bir varoluş katına ait bazı ruhsal varlıklar ile birlikteyim. 

Bu varlıkların eşliğinde ve çok yoğun tesir altında etkili titreşim dalgaları baş-beyin bölgemde yoğunlaştırılıyor. Dayanılamayacak bir durum gibi görünse de, tam bilinçli hale geldikten sonra, gün boyunca bu yarı bilinçli deneyimden algıladığım şuydu;                                       
Çevremdeki ruhsal varlıkların yönelttiği etkili ve yoğun titreşimler aracılığıyla, daha önceki aylar ve yıllardaki sorunlara yönelik tedaviye alınmışım gibi güçlü bir hissiyata kapıldım ve bu yönde düşünceler zihnimde dolaştı durdu.

(Tayfun Özenç     /     18.12.2013)

ZOR YILLAR / Sezen AKSU

Yorgun düşen kuşaklar !





Uykusuz gecelerde

Sarıveren kaygılar

Kuşkuyla gözlediğin o

Ölüm dolu sokaklar

Eksildi ömrümüzden

Umut dolu o yıllar

Siz miydiniz bizler miydik

Yorgun düşen kuşaklar


Yaralayan sözler sözler gibi

Silinmeyen izler izler gibi

Birbirini gözler gözler gibi

Zor, zor yıllar..


Zülfü LİVANELİ




📍Seldanın "Özgürlük ve Demokrasiyi Çizmek" başlıklı albümü, Zülfü Livaneli imzalı "Zor Yıllar" ve bütün Grup Yorum albümleri 90’lı yıllara doğru ilerlerken valilikler tarafından yasaklanan albümler olmuştu. 


(Murat Meriç / Müzik yazarı  22 Ağustos 2023)


GEZGİNLER VE AMAÇLARI



SORU: Birçok Gezgin’in ve buraya nakledilmiş olan hasat edilmiş üçüncü yoğunluk derecesi varlıklarının bu gezegende şu anda enkarne olmayı bir ayrıcalık ve son derece yararlı bir olay olarak kabul etmelerinin nedeninin, demin söz ettiğim eğilimin onlara, başkalarına daha çok hizmette bulunma olanağı vermesi olduğuna inanıyorum. Söylediğim genelde doğru mudur?

RA: Gezginler’in enkarne olmadan önceki niyetleri budur. Ama birçok Gezgin’de, gezegendeki insanların davranış ve tutumlarının neden olduğu bir fonksiyon bozukluğu (görevini yapamama durumu) ortaya çıkmaktadır. Bu, amaçlanan hizmeti engelleyen akli bir tutum içine girmek şeklinde ortaya çıkmaktadır.

RA: Gezginler’in amacı, bu gezegende bulunan varlıklara, kendilerinden nasıl istenirse o şekilde hizmet edebilmek ve aynı zamanda kendi titreşimsel modelleriyle, gezegenin bütününe ait titreşimleri biraz hafifletebilmek ve böylece gezegendeki genel uyumsuzluğu biraz düzelterek bu uyumsuzluğun sonucunda ortaya çıkabilecek durumları da azaltmaktı. Gezginler’in henüz tezahür etmemiş bir duruma yardımcı olmak gibi özel amaçları yoktur. Sevgi ve ışık, nerede isteniyor ve aranıyorsa oraya gider ve gidiş yönleri önceden plânlanmaz.

 SORU: Yani burada bulunan her bir Gezgin, geliştirdiği eğilimlerin sonucunda uygun bulduğu şekilde davranarak ya da sadece kendi kutbiyetini taşıyarak burada bulunmakla gezegenin toplam bilincine yardımcı olur. Yardımcı olmak için izlediği belli bir fiziksel yol var mıdır? Örneğin, elektriksel kutbiyet şeklinde ya da bir bataryanın şarj edilmesine benzer şekilde titreşimleriyle gezegene katkıda bulunduğunu düşünebilir miyiz? Gezginler’in sadece fiziksel olarak varlıkları gezegene katkıda bulunur mu?

RA: Dediğiniz doğrudur ve mekanizma aynen dediğiniz gibi işler. Önceki yanıtımızın ikinci bölümünde biz de böyle söylemek istemiştik. Şurasını belirtmekte yarar görüyoruz; her varlıkta olduğu gibi, her Gezgin’in de kendine özgü yetenekleri, önyargı ve eğilimleri ve özellikleri vardır; böylece, her yoğunluk derecesinin her bölümünden gelen Gezginler bu farklı yetenek ve özelliklerini sizin katınızda tezahür ettirirler. Böylece, enkarnasyondan önce kendini sunan her Gezgin, esas görevi olan çobanlık (rehberlik) ve aydınlatıcı bir fener olma ve gezegensel sevgi ve ışığı iki katına çıkarma dışında, kendine özgü, özel bir hizmet sunma olanağına da sahiptir. Beşinci yoğunluk derecesinden gelenlerin bilgeliği ifade etme yetenekleri çok büyüktür. Dördüncü ve altıncı dereceden gelen bazı Gezginler vardır ki, sevgi ve sevgi/ışığın pasif birer yayıcısı olma özellikleri muazzamdır. Bu yoğunluk derecesine çok değişik yeteneklerini de beraberlerinde getirmiş olan pek çok başka Gezgin de vardır.

RA BİLGİLERİ 3
CELSE 65 - 8 Ağustos 1981                  
           

YÜKSEK BOYUTLARIN ESİNTİLERİ : ENERJİLER

"Elinizden gelebilecek tek şey;
Artık onunla birlikte titreşmektir..."


“Tanrısal İrade” ile işbirliği yapmak ve kendimizi “Tanrısal Bilinç” ile "BİR" olmaya bırakmak suretiyle gerçekleştirdiğimiz faaliyetler kutsaldır. BÜTÜNSEL BİLİNÇ in hayrına yönelik çalışmalardır. 

Gezegenimiz bir süreden beri yeni bir enerji alanına girmiş bulunmaktadır. 

Gezegen küresi ve üzerindeki varlıkların, titreşim hızı ve yoğunluğu yüksek bu enerji alanına uyumlanma sürecinde fiziksel olarak gözlemlediğimiz sancılı durumlar belirginleşmiştir. 

Bu fiziksel ortamda idrak ettiğimiz bu yıpratıcı ve sarsıcı dönemin daha hafif atlatılması ve biz varlıklar için gezegen aurasının dengelenmesi gerekiyor. 

İşte bu durumun içsel olarak farkındalığında olan varlıklar, ışık ve bilgi getirici, sevgi yüklü enerjileri gezegen bilincine yansıtma gayreti içindedirler. Bu faaliyetler iki şekilde yürütülmektedir.
1.si herkesin rahatlıkla algılayacağı gibi pozitif ve birleştirici eylemler, icatlar ve de yayınlar tarzındadır.
2. şekilde ise yüksek boyutların esintileri olan titreşimsel enerjileri fiziksel bedenleri ile hissederek denge ve uyumlanma için gezegenin aurasına, bilincine aktarmak suretiyle yapılmaktadır. 

Varlıklar bu faaliyetlerinde ruhsal-evrensel işçi olduklarının farkındalığında;
Kâinat ahenginde  bir nota olup,
O ilahi müziğin bestesinde yerlerini almaktadırlar.



🔹️Duru bir içsel istekle birlikte dikkatinizi 
odakladığınızda “SONSUZ ZEKA” dan yansıyan enerji sizden akmaya başlar.

  🔹️Sorgulamadan, saf bir yürekle bu akışa ortak olduğunuzda enerji güçlenir ve siz onunla “BİR” olursunuz. Akışın bu kuvveti sizin daha çok odaklanmanıza sebep olur. 

🔹️Elinizden gelebilecek tek şey;
Artık onunla birlikte titreşmektir…

Şu son devrenin bitiminde gezegen küresine “Işık ve Bilgi”yi getirmekte olan bu enerjileri yansıtan varlıklara teşekkürler.... 
Bu 5. boyut titreşimsel enerjileri gezegenin aurasına  ve bilincine aktarma fırsatını bizlere sunan Yaratan’a da sonsuz şükranlarımızla...
                                                          
Tayfun Özenç
Ocak 2011, Bakırköy


SÛR SESİNİ DİNLEYİN !


💎 "Bir zihni düzey, içeriği itibariyle sizlerin akademik olarak kabul ettiğiniz içerikler değildir. 
Bu düzey liyâkatin sonucunda oluşan bir haldir. 

Dağ başındaki çoban liyâkat sahibiyse, elbette araçlık edecektir, şüpheniz olmasın ! "


(SADIKLAR PLÂNI "RUHSAL TEBLİĞLER, 20.2.1964)   




Anons vasıtası yine sizlerden
Sizlerin içinden bildiklerinizden
Kâh yazıdır o, kâh bir kaç kelâm
Sûr sesini dinleyin siz bir an !

Sûr demiştik çok zaman önce
Üfleriz ! biz onu her devrede
O sesi duyanlar şimdi içinizde
Vasıtadır bize, sizle görüşmede.

 01.01.1993, Fındıkzade

SÖYLENENLER SÖYLENDİ / YAZILANLAR YAZILDI..



Uyumsuzluk ve kusur yoktur. Her şey bütün, tam ve mükemmeldir.
(RA Bilgileri)

HEPSİNİ SARHOŞ BULDUM


THOMAS’IN İNCİL'İ KELÂM 28;

1-İsa dedi:

2-Dünyanın ortasında durdum

3-ve onlara bedende göründüm.

4-Hepsini sarhoş buldum;

5-aralarında susamış olan kimse bulamadım

6-ve ruhum insan oğulları için ıstırap duydu,

7-çünkü onlar yüreklerinde kördüler

8-ve görmüyorlar

9-dünyaya boş geldiler

10-ve oradan boş olarak gitmeye çalışıyorlar.

11-Ama işte, şimdi onlar sarhoşturlar.

12-Şaraplarını reddedince(bırakınca)

13-o zaman zihniyetleri(şuurları)değişecek.


“Dünyanın ortasında durmak”= Herkese aynı mesafede olmak.

Dünyanın ortası= Dünya realitesinin tam ortası(beşeri realitelerin tam ortası)

Herkesin sarhoş olması= Herkesin kendi realitesinin şarhoşluğu içerisinde olması.

Susamış olan kimsenin olmaması= Hakikati arayan, işin doğrusunu arayan kimsenin olmaması.

Bu durumun Kur'an’daki karşılığı; insanların “Yüreklerinin kör olmaları ve kalplerine mühür basılmış olmaları”.

Yani bu durumda olan insanlar; Gerçeği görebilecek sezgiye, üstün şuura sahip olmayıp, hemen hemen şuurlanmamış uyurgezer durumdadırlar.

“Dünyaya boş gelmek”= Şuur altı içeriği ve tekâmül materyali bakımından zayıf olmak.

“Sarhoş olmak”= Kör olarak, kalbi mühürlü olarak yaşadıklarının (yani şuursuzca yaşadıklarının) farkında olmamak.

Sarhoşluk aynı zamanda burada belli bir zihniyetin (uyurgezerliğin, dünya ile özdeşleşmenin) simgesi oluyor.

“Şarapları reddetmek”= Yukarıdaki anlamda sarhoşluktan kurtulma cehti içine girmek. Uyanmak.

Şarabı içmek= İnsanı dengesiz, şuursuz halde tutan,

kapalı şuurda tutan, aldatıcı bir realite içerisinde tutan koşulların etkisi ve güdümü altında olmak.


THOMAS’IN İNCİL'İ

M.T. İ.A.D İÇ ÇALIŞMA NOTLARI,

(ERGÜN ARIKDAL'ın YORUMU)



KUTSAL METİNLERİN KAYNAĞI


Şunu tekrar söylemek isteriz ki, bütün nakiller, kutsal metin ve tebligat sadece daha  üst bir plânın bilgi ve direktifidir. Yani varlığa ait nakillerdir.

Hiçbir şekilde Kaadir-i Mutlak’la ilgili bir bilgi değildir.

Bunu böylece biliniz.

(Sadıklar Planı-Ruhsal Tebliğler,
Celse 121, 05.04.1968)

       

BİR KAKTÜSÜ OKŞAMAK !




Deneyin, 
sizde uyandırdığı/uyandıracağı hisler ile kendinizi TEST EDİN.

T.Özenç,  16.08.2020


ŞAFAK SÖKMEK ÜZERE !




AKIŞ...

Şafak sökmek üzere...
"UFKUN BEKÇİLERİ" halihazırda bekliyorlar.
Ya siz,
Siz hazır mısınız ?

Oyuncaklarını bir türlü bırakamayan çocuklar gibisiniz..

Ve artık dünyevi oyun çağından ruhsal öğrenim çağına geçiniz, odaklanınız ve içsel farkındalık için azami çaba içinde olunuz.

22 Şubat 2019, İstanbul

GÖZLERİNDE YARATANI GÖRMEK

Onlarda kendimi, geçmiş yaşamlarımdan bazı kesitleri gözlemliyorum.


“BİRLİK”
içinde faaliyette olup, tekamül sürecinin değişik yüzlerini gösterdikleri ve bizlere ayna oldukları idraki ile onlarla kısa süreli de olsa sohbet ve paylaşım imkanı bulduğumda huzur ve mutluluk duyguları ile yanlarından ayrılıyorum.

Ayrılırken "hakkını helal et" diyenlere büyük bir mahcubiyet ile, "asıl sizler bize hakkınızı helal edin" derken yaşaran gözlerimi çevremdeki insanlardan saklama telaşına düşüyorum.

Onları dışlamayalım, onlara yaklaşmasak ta  "BÜTÜNSEL VAROLUŞ"un bir parçası oldukları kabulünü içselleştirelim.

Kim bilir, belki de bir gün onlara baktıkça gözlerinde YARATAN'ı görme-hissetme bilincine de ulaşırız...

(T.Özenç , 13 Mart 2018)

3 Şubat 2024 Cumartesi

《ZAKKUM》SEMBOLÜ



Mukaddes metinlerde Zakkum Sembolü;

“ ZAKKUM nedir bilir misiniz ?

 Zakkum, her DİN DEVRESİnin sonunda insanın bütün ağırlığı ve acılığı ile  altında kaldığı bir şoktur.

ŞOK, Ruhi İdare Mekanizması’nın ayırt edici tesirinin ta kendisidir. 

Tesir hem içten, hem dıştan görünür:

 İçten, nefsinizin kalabalık ağırlığı altında, vicdanınızın soluğunuzu kesmesi ile; bilginin ağzınızı tıkaması ile meydana gelir, acıdır. 

Öbürü, dıştan olanı, tabii ve suni afetlerdir. Onlar da ayırt edici, tüketici tesirlerdir.                                                                                                                                 
Şimdi; dünya insanlarına muhakkak ki zakkum nasip olacaktır. 
Çünkü, bir din devresi başladı ve son bulacaktır.

🔹️Menfiliğin  ve şerrin zincirleri gevşetilmiştir; sınanmak için.

🔹️Menfiliğin ve şerrin ipleri uzatılmıştır; sınanmak için.

Bunun karşısında sizi kösteklenmekten ve sizi köstek olmaktan kurtarmak için müspet tesirlerin, müspet düşüncelerin hazinesi açılmıştır.

İşte siz, yer ve gök arasında mütemadiyen darbelenen bir varlık olarak göğü seçmelisiniz.

Çünkü biliyorsunuz ve mesuliyetiniz var.."

Sadıklar Planı-Ruhsal Tebliğler
Celse 113,  02.02.1968    

DÖRTLÜKLER / SESLENİŞ !



Verdik ve gösterdik hak olanları
Sevgi ile yoğrulan yürek lâvları
Sevginin doruğunda yücelin artık
Vicdanın dergâhında birleşin artık.

Şuur sathının bilinç taşları
Nefis hazzının dimdik başları
Mana ve maddenin sadık erleri
Durmayın o yolu yürüyün artık.

Verilen öğütler Hıra’dan geldi
Söylenen kelâmlar Tûr’dan da geçti
O aşk ateşinde eriyenlerin örneği
Çivi ile çakılıp çarmıhtan geçti.

Söndü ışıklar karardı her yan
Gündüzü koştuk gece ardından
Haykırdı bilinçler doğrudan yana
Putlar yıkılacak o andan sonra.

O andaki çığlık görmeye dur onu
O andaki titreyiş ürpertir seni
O andaki hazlar bilenler için
O anın demini bekleyenler için.

Kelâmlar perde perde iner sizlere
Selâmlar birer birer gelir erlere
Hak yolcuları neferdir o yolda
Istırap yokuşunda ümit kurtuluşa.

Daim esenlik indirilir size
Daim hak ile selâmlar size
Kelâmların özündeki cevheri bulun
Bulun da onu o yolda olun.

Berrak akan su sizlere örnek
Dibindeki tortuyu da süzmek gerek
Daim hak olanı ayırmak gerek
Er kişinin hürriyeti bundadır elbet.

Mizanın ahengi sarar sizleri
Gecenin matemi boğar sizleri
Gündüzü ekleyip geceyi silen
Yaradana özlemler yakar sizleri.

Haykırıp sürükleyenlere andolsun dendi
Bakın güneş ve ay boyun da eğdi
Çığlık çığlığa koşuşanlara dedik
Andolsun diye örnekleri serdik.

Ta içinden söküp koparanlara
Ardından durmaksızın yarışanlara
Hak ile önde gidip haykıranlara
Andolsun dendi sizlere geldi.

Verildi çarmıhın sırrı sizlere
Hıra’da ki o güzel kelâmlar size
Sunuldu Musa’nın asasından sır
Verildi öğütler perdeler arasından.

Perde perde inen kelâmlara bak
Onların hoşnutluğunda eriyene bak
Eriyen gönüllerin gözyaşındaki nûr
Sizlere hak oldu o andaki sûr.

Ezanlar okunup ürperenlere
Kelâmlar verilip silkinenlere
Çığlıklar içinde depreşenlere
O ateşin korunda serpilenlere.

Istırap ateşinin koru artarsa
Vicdanın sesi çağlar coşarsa
Nefsin haykırışı da vicdandan yana
Vicdan nefsin dostudur sana.

O iki yoldan söküp alana
Doğruya meyilde cihat edene
Şuur aydınlığında namaz kılana
Hoşgörü haznesinden zekât verene.

Elif, Lâm, Mîm’i söyledik size
Yetmiş bin perde ekledik size
Onlar kol koladır orda diz dize
Musa, İsa, Muhammed örnektir size.

Sevr’in ağları örüldü birden
Tûr dağından esen seher yelinden
Çarmıhtan boşalan o kan selinden
Hakk'ın o yolu göründü birden.

Sizlere selâmımız daimdir bizim
Kelâmların hayrı da sizler için
Şuur aydınlığının nurlu gülleri
Geceden sıyrılın gündüze doğru.

Mizanda eksik tartmayın artık
O mutlak ahengi tutturun artık
Musa, İsa, Muhammed yolunu artık
Durmayın koşun haykırın artık.

Kelâmların özünden seslendik size
Seherlerin selâmından indirdik size
Gece ardından gündüzü sunduk
Istıraptan mutluluğa gideni sunduk.

(02.08.1991, Fındıkzade)


2 Şubat 2024 Cuma

RUHSAL TEBLİĞLERDEN


🔹️İSA, İsrail oğulları arasında hiçbir zaman bedeni topoğrafyayı dikkate almadı. 
Fakirleri, yoksulları, hor görülenleri, suçluları, hatta katilleri korudu ve selametledi. Kendi tesir planına ancak bunların girebileceği hakkında sözler söyledi.  
Babası olan Ruhi Plan, o ruhi plana mensup oğullarını çekip almak için hiçbir zaman insanların kendi aralarında vermiş olduğu payelere, giysilere ve kafalarındaki düşüncelere bakmadı.

SADIKLAR PLANI-RUHSAL TEBLİĞLER
Celse: 92,  9.4.1966



🔸️Dünyanızın gelecek günleri güneşin tutulması gibidir. Karanlıktan korkmayanlar, iman sahipleri, doğru dürüst ve temiz yürekli kişiler olacaktır. Bunların düzey ve mevkilerini hiçbir zaman kendi ölçülerinize göre saptayamazsınız.

SADIKLAR PLANI-RUHSAL TEBLİĞLER
Celse: 110,  4.8.1967