Sembolleri
incelediğimizde elimizde birçok veri bulunur. Görsel imajinasyonu güçlendirirler.
Ve asıl karşımıza çıkanlar ise ezoterik-okült sembollerdir. En eski zamandan bu
zamana kadar gelmiş olan bu semboller bize bazı ezoterik yani gizli sırları anlatırlar.
Bazen bu üç sembolizm dili birbirine karışır veya birbirinden türer.
Mesela “Horus’un Gözü”
sembolü hemen hemen her kültürde geçer; Sembol
ezoterik açıdan her şeyi görme,
kapsama demektir. Sembolün açılımı,”her şeyi gören göz” dür. Bu göz enerjiler
arasındaki bağlantıyı da temsil eder, bu yüzden gözden çıkan enerjiyi de temsil
eder. Bu açıdan Eski Mısır’da bu aynı zamanda şifa anlamına (nazara karşı) gelmekteydi.
Zira gözlerden çıkan enerji bir yeri şifalandırmaya yetiyordu. Bunun el sembolü
ile birleştirilmesi elin şifa vermesi anlamına geldi. Ve günümüzde nazardan
korunmak için önemli bir tılsım oldu. Ezoterik bir anlatım, tılsıma dönüştü ve
her kültürde yerini aldı.
Ezoterik
Semboller; İnisiyatik Öğretim
Ezoterik semboller
aslında bir tür öğretim sistemi için doğmuştur.Eski Mu ve Atlantis dönemindeki
sembolik eğitimlerin yararlı olduğu kesindir. Güneşin sembolizmi olan dairenin
ezoterik açılımı yapıldığında; İlahi kaynak ortaya çıkar. Dairenin sonu veya başı
yoktur. Böylelikle sembolik bir anlatımla öğrencilere Yaratıcı anlatılmıştır. Öğretmen
tek bir daire çizdiğinde, dönemin öğrencileri Yaratıcı’nın tüm vasıflarını (Doğmamıştır,
doğrulmamıştır, ebedi ve ezelidir, sonsuz bir döngüyü yaratır ve her şey onun içinde
vuku bulur.) anlamış oluyorlardı, sonra daire içine çizilen çeşitli şekillerle
de bilgi detaylandırılıyordu.
Mesela yin-yang
sembolünün gelişimiyle Daire içine aydınlık ve karanlık taraflar çizilmiştir. Bu
da Yaratıcı’nın yaratımında dualitenin meydana geldiği ama zıtlıkları bütünleri
oluşturduğu felsefesini ortaya çıkarmıştır. Bildiğimiz gibi yin ve yang sembolü
hakkında bir kitap bile yazılır.
Bu Antik Mu ve Atlantis
dönemindeki sembolizmin dili, çeşitli kıtalara yayılmış, mağara duvarlarında,
piramitlerde, kutsal mabetlerde yerini almıştır. Haliyle o dönemden bize
kitaplar ve bilgiler kalmasa da yığınla ezoterik bilgi taşıyan semboller kalmıştır. Antik
sembolik eğitim o kadar detaylı bir sistemdi ki, önce temel semboller anlatılırdı;
Üçgen, kare, daire vb… (Bunlar aynı zamanda evrensel sembollerdir ve evrenin
enerjisel-çok boyutlu sistemini oluşturur). Bu temel semboller üzerine yeni
semboller eklenerek eğitim detaylandırılırdı. İç içe iki üçgen (Heksagram),
daire içinde kare, kare içinde daire ve benzeri gibi semboller aktarılırdı.
Örnek vermek gerekirse
“+” sembolünün kolları uzatılıp kıvrılarak gamalı haç dediğimiz sembol üretilmiştir.“+”
sembolü dört enerjiyi tanımlar, bu dört enerji evrenin ve dünyanın akışını sağlar.
“+” sembolü sadece dört enerjiyi anlatmak için kullanılırdı, ama swastika (gamalı
haç) sembolü oluşturulduğunda bu dört enerjinin sürekli devridaim yaptığını ve
bütünü oluşturduğunu anlatır.Gamalı haç ve “+” sembolü ile anlatılan 4 enerji,
ateş, hava, su ve topraktır. Bu dört unsur evrenin dört zeminini oluşturur. Beşinci
unsur ise eter veya ruhtur. Ayrıca gerektiğinde dört temel enerji üçgenlerin çeşitli
şekilleriyle ayrı ayrı sembolize edilirdi. Bu ezoterik öğretim sistemi okültizm
içinde çeşitli yerlerde kendini göstermiştir.
(indigodergisi.com’
dan alıntıdır.)