5 Eylül 2023 Salı

VİZYON / KOZMİK ve RUHSAL GERÇEK : DİN GÜNÜ

VİZYON 
11/05/2011(Sabaha karşı)    
 
                                                              
Bilincimin derin bölgelerinden açılan bir alanda, kutsal kitaplardan birine ait bir sayfa metninde İbranice veya Arapça olduğunu algıladığım yazılar(ayetler) görüyorum. Kutsal metne ait bu sayfayı önce uzaktan algılıyorum, daha sonra  fiziksel gözlerimle değil de bilinç gözlerim ile zoom yaparak, yani bu kutsal metin sayfasını yakınlaştırarak yazıların(ayetlerin) içine doğru görsel bir yolculuğa başlıyorum. Bu görsel incelemede 78. bölüm(sure), 1. ve 2. satırlar(ayetler) dikkatimi çekiyor. Bu bölüme odaklanıyorum. Özellikle bu rakamlar bilinç gözlerimin önünde vurgulanıyor. Bu berrak (duru) görünün sonunda bu kutsal metnin Arapça olduğunu anlıyorum.


NOT:  13 Mayıs 2011 akşamı Kur’an’daki 78.sureyi inceledim. NEBE Suresi (78)
Nebe’nin sözlük anlamı : Heber verme.


1. ayet : Birbirlerine hangi şeyi sorup duruyorlar ?
2. ayet : O büyük haberi mi ?                 
3. ayet: Ki kendileri hakkında anlaşmazlık içindedirler. 
4. ayet: Hayır; yakında bileceklerdir.   
5. ayet: Yine hayır, yakında bileceklerdir. 
17.ayet: Şüphesiz o ayırma(fasl) günü, belirlenmiş bir vakittir. 
18.ayet: Sur’a üfürüleceği gün, artık siz dalga dalga geleceksiniz.


AÇIKLAMA: Suredeki 1. ve 2. ayetlerde “O büyük haber” den bahsediliyor. Devamında “O büyük haber”in ayırma günü olduğu ve insanların o gün hakkında anlaşmazlık içinde bulundukları belirtiliyor.

1.-Sadıklar Planı Ruhsal Tebliğler’ de de DİN GÜNÜ’ nde bütün insanların seçme ve elemeye tabi tutulduğu , adeta bir hasat anı olduğundan bahsedilir. Seçme ve eleme yani ayırma(fasl) kaçınılmazdır o günde…
 İşte Din Günü, bütün insanlara şamil olmak üzere, insanların daha üst bir realiteye tırmanabilmelerini temin hususunda, açık ve seçik bilgilerin verildiği gündür. Bütün insanlık devre ve devre Din Gün’leri idrak etmiştir. Bu din günleri, bir dinin intişarı ve tamimi şeklinde anlaşolmamalıdır. Yeni bir realite bilgisinin apaçık ortaya konması için bir hareket noktasıdır. Belki ortasında bir faaliyet, belki sonudur. Şu muhakkak ki, insanlar, arzınızın insanları, milyarlarca seneden beri birtakım tekamül siklusları içerisinde bulunmak kaderiyle kalmışlardır. İşte her bir Din Günü, arz insanının arz üstü insanı olabilmesi için, kendisine açılan rahmet kapısının esasıdır. Sikluslara dikkat ediniz. Bunlar birer kuyruklu yıldız gibidir. Gelir, alır; tutunabilenleri götürür. Kalanlar, o yıldızın devrini tekrar beklemek mecburiyetindedir. Gündüz geceyi, gece gündüzü takip eder.”
 “Her Din Günü’nün bir Saffet Günü vardır. Ve bunlar, sizin ezel ve ebedinizin arasında devam edip gider. Gerçek Din Günü şudur:Güneş sisteminin malum adetteki gezegenleri, planları, buutları ile beraber sizin sisteminizin iki türlü Din Günü vardır, esas itibarıyla..Birincisi “Kozmogonik Gün”. Bu külliyen bir değişikliğin sembolüdür. Yani bir sistem, bir güneş sistemi, adeta kendine has bir ağ içine alınarak, muayyen bir istikamete doğru çekilir. Kozmogonik günde sistemin, alemi içndeki realitesi, buudu ve hızı değişir. Hız, fiziki bir hız değildir. 
Birde “Ferdi Gün” vardır. Ferdi Gün’den kasıt, her kürenin kendisine has olan değişiklikleridir. Ferdi Gün yani Küresel Gün’de ise realite, buut ve hız değişiminin neticeleri şiddetlidir. Fakat yüksek bir şiddet göstermesine rağmen bir süreklilik vardır. Birbirine geçişler gayet ahenklidir. Şöyle ki; her küre, bütün sistemi ile, nebatı, hayvanı, insanı ve bütün gayrı maddi dediğiniz unsurları ile beraber yeni bir tesir kuşağı içine girer. Veyahut onu alabilecek derecede birtakım tahavvüllere, tebeddülata uğrar. 
Bugün içinde bulunduğunuz alemin üçte ikisini teşkil eden varlıklarınız, ruhi inşa itibarıyla bir orijinallik arz eden varlıklarınız, mekanizma tarafından yeni bir Din Günü’ne sürüklenmektedir. Bu değişiklik, güneş sisteminin üç gezegeni için caridir. 
Dünya, Merih(Mars) ve Zuhal(Satürn).
“Din Günleri’nde meydana getirilen tesir sahası ile bunun haricinde kalan devreler içerisindeki tesir sahası birbirinden farklıdır. Din Günleri’ndeki tesir sahası, bütün varlıkları daha doğrusu bütün insanları bir eleme ve seçmeye tabi tutan bir tesir nevidir. Bu itibarla, bir şuur genişlemesinden bahsedilirken, önce değer hükümlerinizin  değişmesi mevzuu bahistir. Sonra hadiselerin izahı ve daha sonra hadiselerin sebebi hakkındaki kanaat ve bilgilerinizin değişmesidir.”
 “Din Günleri dendiği zaman şöyle bir izahatı da gözden uzak bulundurmayın. Din Günü, realitelerin birbirinin üzerine katlanması neticesinde, varlığı götürebildiği son noktada, özel bir şuur haline ulaştırmasıdır. Üst üste katlanan realitelerin biriktirmiş olduğu tesir gücü, varlığın şuuruna oldukça şiddetli ve kaliteli baskılar yapar. Bunların bir kısmı şeriat tarzında dışarıdan, bir kısmı inanç ve muhasebe tarzında içeriden olur. Din Günü’nde şüphesiz bir ayıklanma mevzuu bahistir. Bu ayıklanış, Devre’nin, Büyük Devre’nin ağırlığına ve şartlarına tahammül edebilecek varlıkların ayıklanmasıdır. Muhakkak ki bir ayıklanma vardır. Nasıl ki siretlerinden tanınanlar var olduğu gibi."

2.-RA Bilgileri nde de seçme ve elemeye yani hasat zamanına ait tebliğler bulunmaktadır.
 “Gezegeninizde, fiziksel illüzyon(madde dünyası) için çok sarsıcı bir devre geçirilecektir.Bunun fiziksel nedenleri değişiktir. Bilim adamlarınız , yapabildikleri sürece, gezegeninizin maddesel düzleminde felaketlere neden olacak olayları(koşulları) tarif edip sınıflandırmaya devam edeceklerdir. Bilim adamlarınızın söyledikleri doğrudur ve Dünya yüzünde mevcut bulunan tüm dinlerin de bildirmiş oldukları bir programın parçalarıdır.  “
 Gezegenimizin başına geleceği söylenen bu maddel felaketin, metafizik olarak anlamı nedir? Konfederasyon, gezegenin bizzat kendisinin yeni bir titreşime, yeni bir uzay ve zaman parçasına geçeceğini söylüyor. Biz buraya ancak, enkarnasyonlar boyunca öğrenmeyi ya da öğrenmemeyi seçtiğimiz sevgi derslerimizi tam olarak öğrendikten sonra girebiliriz.
 “Çok yakında bir seçim yapılması gerekiyor ve bu gezegendeki bütün insanların yapılacak seçimi anlamaları çok iyi olurdu. Çok kısa süre sonra yapmak zorunda kalacakları seçimin idrakine varamayacak kadar günlük faaliyetlerine ve aslında çok önemsiz olan arzu, istek, ve karmaşalarına dalmış durumdalar."
 Anlaşılıyor ki, gelecek günlerden birinde Konfederasyon’un Hasat adını verdiği bir olay cereyan edecektir. Bu “Yargı Günü” kavramının, bizim klasik dinlerimizde belirtilen “Yargı Günü” kavramından farkı, bizi yargılayack olanın, bizden ayrı bir Tanrı değil de, içimizde bulunan bir tanrı olmasıdır. Bu “Hasat”ın sonucunda bazıları yeni bir sevgi ve ışık çağına geçecekler ve Konfederasyon’un dediği gibi çok olumlu ve güzel bir titreşim düzeyinde yeni dersler öğreneceklerdir. Diğerleri ise bu seferki derslerini terarlamak zorunda kalacaklar ve sevgi dersini yeniden öğreneceklerdir.
 “Yakında gezegeninizde sizin deyiminizle bir Hasat olacak; bu, ruhların hasatıdır. Bu gezegenden mümkün olan en yüksek ürünü almaya çalışıyoruz. Bizim görevimiz budur, biz Hasatçılar’ız."

Tayfun Özenç
Bakırköy, 06.08.2011

2 yorum:

  1. tayfun bey ilk önce çok güzel paylaşımlarda bulunuyorsunuz.Ad ve Semud kavimleri,yaratıcının azabına uğradı.Bu iki kavim için hasat zamanında neler olacak diriltilince,bildilendirirseniz sevinirim.

    YanıtlaSil
  2. İlginize teşekkürler. Diriltilmek konusuna gelince. Varlıklar için ölüm yok ki. Değişim ve dönüşüm, farkındalıklarıyla paralel olarak çeşitli titreşim ortamlarında tezahür etme hali, halden hale geçiş var. Bu konularla ilginizden dolayı farkındalık içinde bir birey olduğunuz için bütünsel bilince de katkıda bulunduğunuzu biliyorsunuzdur umarım. Ad ve Semud, o zaman ve mekan kesişmesinde tekamül etmekte olan varlıklar topluluğu. Her şey "BİR"dir, yaratılışın temelinde ayrılık yoktur, "BİRLİK" vardır. SELAM VE SEVGİLER...

    YanıtlaSil