9 Mayıs 2013 Perşembe

VARLIKLARIN YARATIŞLARI

‘Kanaatiniz ve inancınız, fikriyatınız ne merkezde olursa olsun, şunu ifade etmeliyiz ki, ne sizin arzınıza, ne başka dünyalara Kaadir-i Mutlak’tan bir tebligat nazil olmamıştır. Böyle bir şey, beşeri bir şeydir, varlıklara ait bir şeydir. Mutlak’a ait bir hadise, izafi bir alemde, bir planda mevcut olamaz. Bu bir tenakuzdur.
Dolayısıyla, kainatlarda her ne neviden olursa olsun, her ne seviyede bulunursa bulunsun, alınmış olan her şey, en fazla o alemin idarecisi, o alemin Rabbi’nden gelir. Ve zaten beşerin bir hadde kadar idraki ve bilgisi bu üst planların mevcudiyet sahasına dahil olabilir. Binaenaleyh sizin tasavvurat ve tahayyülat ile bu meseleyi kavramanız mümkün değildir. Fakat şunu bilesiniz ki, bütün dünya insanlığının sevkü idaresini eline almış olan Varlık Planı, İdare Planı, Ruh Planı, yeryüzünde her türlü hadiseyi tanzim edecek derecede hak ve liyakat sahibi, kudretli, kudret sahibi ve Kaadir-i Mutlak’ın tam rızasını haiz olanlardır.
Siz, Mutlak’a ait yaradılışla, varlıkların yarattıklarını birbirinden tefrik etmelisiniz. Mutlak’a ait yaradılış, kitabınızda da zikredildiği gibi, yokluktan varlığın meydana getirilişidir. Bunu hiç bir yaradılmış varlık hasıl edemez. Yaradılmış varlığın yapacağı yaratma işlemi ise, Kaadir-i Mutlak’ın var etmiş olduğunu, sonu gelmez bir tebeddülat içerisinde halden hale tahvil etmek, ibda etmek, cüzlerine ayırmak ve toplamaktan ibarettir. Kainatın içinde her zaman dağılan, her zaman bir araya getirilen sistemler vardır.’
SÖZLÜK :
Nazil: Yukarıdan aşağıya inen
Tenakuz: Zıtlık, tutarsızlık
İbda: Yaratma 
Tefrik etmek: AyırmakTebeddülat: Değişme

Sadıklar Planı – Celse 125,  17.04.1970

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder