12 Haziran 2020 Cuma

YOĞUNLUK KATLARI VE İÇSEL KATLAR



SORU: Üçüncü yoğunluk derecesinde şu anda kaç kata sahibiz?
RA: Üçüncü yoğunluk derecesinde sonsuz sayıda kat bulunur.                                 
SORU: Yedi tane astral ve yedi tane de devaşanik kat bulunduğunu duymuştum. Bu doğru mudur?

RA: Siz kendi içsel katlarınızdaki daha büyük düzey ayırımlarından söz ediyorsunuz.
SORU: Astral ve devaşanik katlarda kimler bulunuyor?
RA: Varlıklar kendi titreşimlerine/doğalarına göre değişik katlarda bulunurlar. Astral kat, en düşük uçlarda bulunan düşünce-formlarından, daha yüksek astral katlardaki kendini öğretme/öğrenmeye adamış, aydınlanmış varlıklara kadar değişen düzeyleri kapsar. Sizin deyiminizle devaşanik katlarda ise titreşimleri sevgi/ışık’ın ana sapmalarına daha da yaklaşmış olan varlıklar bulunur. Bu katların ötesinde de diğerleri vardır.
SORU: Buradaki madde katımızda da yedi tane alt-kat var mıdır?
RA: Doğrudur. Bunu anlamak zordur. Sonsuz sayıda kat vardır. Sizin özel uzay/zaman sürekliliğinizde yedi akıl/beden/ruh bileşimi alt-katı bulunur. Bu yedi katın titreşimsel yapılarını, deneyimsel sapmalarınızdan geçerken, fiziksel bedenlerin enerji giriş noktalarına karşılık gelen çeşitli katlardaki başka varlıklarla karşılaştığınızda keşfedeceksiniz. Üçüncü yoğunluk derecesinin iç ya da görünmez katlarında, bedensel yapıları sizinkine benzemeyen varlıklar bulunur; yani bu varlıklar ruh/akıl bileşimlerinin çevresinde bir kimyasal beden oluşturmazlar. Yine de bu varlıklar, düş içinde düş diye adlandırabileceğiniz bir biçimde kendi aralarında çeşitli katlara ayrılırlar. Üst katlarda bulunanlarda, bu katlarda uygulanmakta olan yoğun öğrenme/öğretme olgusu nedeniyle, dışsal varoluş katlarına bilgi iletme arzusu daha azdır.                  
SORU: Bu katlar arasında ilerlerken, her defasında sadece tek bir kata mı girmek (nüfuz etmek) gerekir.                                          
RA: Bildiğimize göre, bazıları bir defada birkaç kata birden nüfuz edebilirler. Diğerleri ise katlara yavaş yavaş nüfuz ederler. Bazıları da, daha temel katların enerjilerine nüfuz etmeden, sabırsızlıkla en üst katlara nüfuz etmeye kalkışırlar. Bu da enerji dengesizliğine neden olur. Sizin deyiminizle bozuk sağlık (hastalık) çok kez, bir varlığın, bu yoğunluk derecesinin düşük enerji merkezlerine ya da alt-derecelerine nüfuz etmediği halde, bilinçli bir çabayla bazı daha yüksek enerji düzeylerini harekete geçirmesinden kaynaklanan hassas bir enerji uyumsuzluğunun sonucudur.           

RA BİLGİLERİ
CELSE 17 - 3 Şubat 1981

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder